Özel Eğitim Sertifikamı Aldım

Mili Eğitimin açtığı 80 derslik kursu tamamlayarak, Özel Eğitim Sertifikamı aldım bugün. Benim için çok anlamlı çünkü artık hem özel ihtiyaçları olan bir öğrencinin velisiyim hem de özel eğitim öğretmeniyim. Bu sertifika ile devlet okullarında ücretli öğretmen olarak görev yapabileceğim.
2 Nisan Otizm Farkındalık gününden 3 gün sonra belgemi almak daha daha anlamlı. Bu hafta sosyal medyada çıkan mesajları takip ettim. Otizmliler için yoğun eğitim ihtiyacı konusu çok önemli. Özel ihtiyaçları olan tüm çocuklar için özel eğitim,Milli Eğitim müfredatının takip edilmediği için ihtiyaca uygun eğitim modellerinin oluşturulması gerekiyor bunun uygulanması ve bunu uygulayıcı eğitmen kadroları çok büyük bir ihtiyaç.
Begüm okula başladığı zaman eğitiminde gördüğüm birşey vardı. Mevcut eğitim sisteminin içine zor da olsa girdikten sonra, aslında mevcut çarklarının dışında , kendi kulvarında tek başına ilerliyordu. İlkokulda hem okula gidiyor hem de dışarıda onun için yaptığımız özel eğitim, duyu bütünleme programı uyguluyorduk.Okulunda özel eğitimi destekleyecek ve bunu devam ettirecek bir yapı yoktu ve bunu sağlamak için veli olarak çok çaba harcamak gerekiyordu. Milli Eğitimde öğrencilerin çoğunluğunu ilgilendiren kararlar gündemi çok meşgul ederken , Özel Eğitim alanında yaşananlar ise ayrı bir yerde, çok başlıklı bir konu olarak bizim gibi velilerin talepleriyle ve zorlamaları ile yürüyor.
Kursa başladıktan sonra devletin aslında özel eğitim konusunda aslında ne kadar çaresiz olduğunu , ve artan sorunlara hızlı çözüm aradığını farkettim. Yaklaşık 26 kişilik sınıfta 4-5 Özel Eğitim Bölümü son sınıf öğrencisi, bunun dışında çok farklı alanlarda öğretmenlik yapan arkadaşlar ( Sanat tarihi, Tasarım vb)ve çocuk gelişimi mezunu veya son sınıf öğrencisi olan ve şimdiye kadar özel ihtiyaçlı bireylerle hiç çalışmamış, hatta tanışmamış özel eğitim öğretmeni adayları vardı. Bu bana 1.Dünya savaşında eli silah tutan tüm erkekleri yaşına bakmaksızın cepheye yollanması gibi geldi. Nitekim dersi veren Hocamız ,Özel Eğitim Bölümü mezunları ve hatta kursiyer ile mevcut ihtiyacın karşılanmasının yıllar alabileceğini söyledi. Nitekim Begümün okulunda özel eğitim sınıfında alan öğretmeni değil Biyoloji Öğretmeni var,okullarda Özel Eğitim öğretmeni bulmak gerçekten büyük bir şans.
Derslere başladığımızda kendi durumumdan bahsedince, arkadaşlar oldukça ilgilendiler. Böyle bir kursta eminim çok rastlanan bir durum değildir benim gibi özelihtiyaçları olan bir çocuğun velisinin katılması. Arkadaşlarla yaşadıklarımı açıklıkla paylaşarak yaşadıklarımı paylaşarak, zihinlerinde pencereler açmaya çalıştım. Bununla beraber, benim tecrübem ise kendi çocuğumla beraber yaşantılarım üzerine, evet bir dolu hikaye ve yaşantı var ama bir yandan limitli bir tecrübe. Ben de bu konuda kendimi geliştirerek özel ihtiyaçlı bireyler ve eğitimi konusunu daha geniş bir yelpazeden görebilmeye çalışıyorum. Bu yönden kurs sürecinde hepimiz için farklı kazanımlar oldu diyebilirim.
Özel Eğitim Ders Notlarını okurken oldukça iyi hazırlanmış olduğunu, mevcut durumları ve konuları kapsadığını söyleyebilirim. Peki Bakanlık tarafından bu kadar iyi hazırlanmışbir materyali kullanmak, uygulamak ve eğitim sürecine koymak neden bu kadar zor oluyor. Öğretmenlere bu konuda çok yükleniliyor, evet öğretmen sayısı az, bir yandan da öğretmen sayımızı hızlı arttırmak eğitimde kalite için çözüm olamıyor, nitelikli özel eğitim gerekiyor. Hazır olmadan sahaya sürülen öğretmen, üzerine bindirilen bir sürü evrakla alakalı işler, sürekli değişen uygulamalar, kararlar ,idari konular derken, yorgun düşüyor.İçinden özel ihtiyaçlı bireylere için bir şeyler yapma ateşini taşıyan öğretmenlerin performasına dayalı olarak yürüyen bir eğitim sistemi ile ilerliyoruz, ama bu iş bir takım işi, öğretmeni tüketmeden çocuğun sürekli ve tutarlı eğitimini sağlayacak şekilde yürümesi gerekiyor.
Geçtiğimiz 1 ay içinde önce Dünya Down Sendromlular Farkındalık Günü akabinde Dünya Otizm Farkındalık günü ertesinde, özel eğitim alanında çalışmaların ve çalışanların, aynı zamanda bu çocukların ve ailelerinin hayat kalitelerinin artması için bu süreçte okulların, öğretmenlerin ve ailelerin işbirliğinin artmasını ve çocuklarımızın eğitim haklarını dolu dolu yaşamalarını diliyorum.